SOLAR TR2016’nın ikinci gününde gerçekleşen ‘’ Developing Solar Future ‘’ başlıklı oturumda konuşan dünyanın en büyük güneş paneli üreticilerinden Trina Solar’ın Türkiye temsilcisi Doruk Özülü sektördeki gelişmeler hakkında değerlendirmelerini paylaştı.
Doruk Özülü konuşmasında dünyada şu an güneş paneli üretimi alanında 25 GW’lık bir arz fazlası olmasının panel fiyatlarını aşağı yönde baskılamaya devam ettiğini, bu baskıyı yılın üçüncü çeyreğinde güçlü şekilde hissettiklerini söyledi.
Hali hazırda güneş paneli fiyatların dünyanın birçok yerinde watt başına 40 dolar-sent düzeyinde olduğu bilgisini veren Özülü, bu daralmanın ana nedenleri olarak ise Çin’deki talep daralması ile ABD pazarının belirli bir olgunluğa ulaşmasını gösterdi.
Fiyatların yavaş yavaş yükselmeye başladığını belirten Özülü, bunun altında yatan sebebin ise firmaların karlılığını artırma isteği olarak gösterdi.
Trina Solar’ın son karlılık oranlarının kendilerini mutlu edecek seviyede olduğunu belirten Özülü, üreticilerin üretim maliyetleri dışında Ar-Ge harcaması yapma, 25 yıllık garanti provizyonları ayırması gibi yükümlülükleri karşılayabilmek için kar etmeleri gerektiğini, yüzde 2 – 2,5 düzeyindeki karlılık oranlarının sektörün sürdürülebilirliği için soru işareti olacağını kaydetti.
2017’nin zor bir yıl olacağını söyleyen Doruk Özülü, bunun doğal olduğunu, sektörün bir döngü şeklinde ilerlediğini 2011-2012 döneminde de benzer şeylerin yaşandığını ve firmaların konsolidasyona gittiğini hatırlatırken ileriki senelere umutla baktıklarını ifade etti.
Önümüzdeki dönemde panel üreticilerinin kimliklerinin de değişebileceğini, firmaların sistem çözümü veya farklı ürünler sunarak faaliyetlerini rekabetçi olarak devam etmeye çalışabileceğini dile getirdi.
Gözetim tebliğinin sektörü önemli oranda yavaşlattığını savunan Doruk Özülü panel ithalatına kilogram başına 35 dolar olarak getirilen yükümlülüğün, 1 MW düzeyinde yatırım teşviği olmayan bir GES projesindeki 400 bin dolar düzeyindeki panel masrafının üzerine 500 bin dolarlık bir KDV yükü getirdiğine dikkat çekti
Gözetim uygulamasının Türkiye’nin enerjide bağımsızlığına katkısı olmadığını savunan Özülü, beklentilerinin ya gözetim uygulamasının tamamen kaldırılması ya da yumuşatılması olduğunu, esas olanın ise Türkiye’de yerli üretim ile ithal panelin rekabeti arasında bir denge olması gerektiğini ifade etti.
Türkiye’de güneş panel üretiminin doğru bir alan olduğunun da tartışılması gerektiğini söyleyen Özülü, küresel bakış açısı ile büyük resme bakınca enerji depolaması, bakım-onarım, sistem kurulumu, otomasyon gibi alanların olduğunu, tek bir alana odaklanırken diğer alanların kaçırılıp küresel sektörde lokomatif olabileceğimiz alanların kaçırılmaması gerektiğini kaydetti.
